Bahçeye giren tavuk yüzünden işlenen cinayetin sanıkları bilgili karşısında

KOCAELİ – Kocaeli’dahi bahçeye giren tavuk sebebiyle iki familya ortada sâdır kavgada 25 yaşındaki gencin öldürülmesine ait tutuklanan sanıkların yargılanmasına başlandı. Sanıklardan şikayetçi olan maktulün eşi, “Benzeri yıl önceki dahi eşim Oğuzhan’ın köpeği, onların evlerinin önünden geçtiği amacıyla yeniden cenk çıkmıştı” dedi.

İzmit’te 8 Karı 2022’da meydana gelen olayda, Oğuzhan İpek’in tavuklarının komşusunun bahçesine girmesi sebebiyle ağız dalaşı hamiş, tartışmanın kavgaya dönüşmesiyle Oğuzhan İpek bıçaklanarak hayatını kaybetmişti. Olayla ilgilendiren gözaltına alınan 8 şüpheliden 3’ü tutuklanarak, cezaevine gönderilmişti.

“Kavga artık, haddinden fazla kalabalıklardı”

Oğuzhan İpek’in öldürülmesine ilişkin açılan davanın geçmiş duruşması Kocaeli 3. Yoğun Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Mahkeme salonunda tutuklu sanıklar Yusuf M.M. Ömer E.D. (20), yan avukatları ve aileler amade bulunurken, gayrı vakfedilmiş maznun İlyas M. SEGBİS ise ile katıldı. Sanıklardan şikayetçi olan Oğuzhan İpek’in eşi Semra İpek, “Olaydan aynı hafta önce tavuklarımızın sanıkların bahçesine girmesi sebebiyle sonsuz anneleri Emine M. şikayete geliyordu. Görüngü haset Emine, ‘Annen konu anlamıyor, keşki sen anla’ diye eşimin önünü kesti. Eşim Emine’ye, ‘Eşin ile bahsetmek elan mantıklı’ dedi. Bu sırada kaynanam Hayriye ve Emine tartıştılar, birbirlerine girdiler. en son eşim yerde yatıyordu, Emine’nin elinde payanda vardı. Sopayla eşimi darp edip etmediğini görmedim. Bire Bir müddet sonraları İlyas geldi, aracını üzerimize akla yatkın sürdü. Polisler geldi, ifadeler verildi ve bütün evine gitti. Akşam Ezanı saatlerinde İlyas, eşime hitaben, ‘Eve giremeyeceksin, seni bu akşam öldüreceğim, cezaevinde gebereceksin’ diyordu. Eşimin arkadaşı Halim U. kapıya gelmişti, Oğuzhan ile konuşuyordu. İlyas de evinin balkonunda tehditler savuruyordu. Bilahare çarpışma çıktı, çokça kalabalıklardı. Yusuf’un elinde bıçak gördüm. İlyas’ın eşimin başını duvara vurduğunu gördüm. Eşimin elinde bir madde yoktu. Ömer’in elinde bıçak görmedim fakat eşime vuruyordu. Tıpkısı yıl ilk üstelik eşim Oğuzhan’ın köpeği onların evlerinin önünden geçtiği için tekrar cenk çıkmıştı, fakat dava çözülmüştü” dedi.

“Babam ve annem kanlar içindeydi”

Olay tarihini anlatan sanık İlyas M., “Fenomen tarihinde işteydim. 9 yaşındaki kardeşim Rüya saat 17.30 sıralarında beni arayarak Oğuzhan’ın annemi ve babamı dövdüğünü söyledi. Derakap polisi aradım ve eve gezmek için aracımla yola çıktım. Trafik olduğu üzere kardeşim Yusuf’u aradım, olanları anlattım ve eve gitmesini söyledim. Eve gittiğimde polisler gelmişti, babam ve annem kanlar içindeydi. Babam Oğuzhan’ın kendilerini darp ettiğini söyledi. Oğuzhan sövme ederek, ‘Polisler gelse üstelik bire bir husus yapamazsınız’ dedi. Polisler Oğuzhan’ı almaya gittiğinde kaçtı. Annem ve babamla ilk hastaneye gittik, arkası sıra tabir vermeye gittik. Eve döndüğümüzde kardeşim, eşim korkuyordu onları sakinleştirdim” diyerek konuştu.

“Kendimi müzaheret etmek üzere bana yaklaşmasın diye niteleyerek elime taş fırlattım”

Fenomen günü hava kabul etmek üzere balkona çıktığını söyleyen İlyas M., “Oğuzhan bana, eşime, kardeşime hitaben kalay etti. ‘Sizi burada barındırmayacağım’ dedi. Akşam Ezanı olması cihetiyle kendisini görmedim fakat sesi geliyordu. Doğmamış çocuğuma küfretti, ‘Karının eteklerinin altına sığınıyorsun, adam ol dışarı çık. Evinizi başınıza yıkacağım’ diyordu. Sinirlendim, kapının önüne çıktım. Kendimi destek olmak üzere bana yaklaşmasın diye elime taş fırlattım. Taş yere akıllıcasına gitti. Henüz sonradan Oğuzhan ile boğuşmaya başladık. Elinde sivri tıpkısı özdek vardı. Bu taşkın şeyle beni yaralamaya çalıştı fakat ego kendimi izansız çektim. Kafamı koltuk altına koydu. Kafama yumruk attı, yere düştüm. Annemle kayınvalidem beni kaldırmaya çalıştılar, ‘Karın yüklü, korkuyor çocuğunu düşürecek’ dediler. Bir Lahzada koşup karımın yanına gittim. Ondan sonrasını görmedim. Olayın böyle olacağını bilmiyordum. Pişmanım, hakeza olmasını istemezdim. Bari dışarı çıkmasaydım” şeklinde konuştu.

“Oğuzhan, ‘Evinizi yakacağım, devir yüzü görmeyeceksiniz’ diyordu”

Fenomen tarihinde abisi İlyas M.’nin namına bilim vermesiyle eve gittiğini söyleyen Yusuf M.M., “Eve gittiğimde annem ve babam yaralıydı. Annem Oğuzhan’ın babama saldırdığını söyledi. Yanımda arkadaşım Yiğitlik Y.’ de vardı. Bu sırada abim İlyas da geldi. Oğuzhan bize hitaben, ‘Buradayım yakalasanıza, evinizi yakacağım, dönem yüzü görmeyeceksiniz’ diyerek küfürler ediyordu. Polis Oğuzhan’ı yakalamaya gidince kaçtı. Annem, babam ve abim anlatım vermeye gitti. Arkadaşım Yiğitlik, Ömer E.D.’yi arayarak yanımıza çağırdı. Ömer gelince Fazilet işe gitmek için yanımızdan ayrıldı. Evde ben yengem Sedanur, kardeşim Rüya ve Ömer kaldık. Polislere evde avrat ve bala olduğunu, seçkin duruma karşı polis otosunun kalmasını arzu ettim. Fakat polisler mümasil olduklarını, tıpkısı şey olursa hızla geleceklerini söyledi. İstanbul’dan ablam ve eniştem geldi. Eniştem Başkomutan G. ile kapının uğrunda konuştuğumuzda Oğuzhan, ‘Sizi öldüreceğim, bu saatten sonra polisler dahi sizi kurtaramaz’ diye kaçtı. Yine polisleri aradık ama bulamadılar” dedi.

“Haddinden Fazla pişmanım, kimseye kötülük vermek istemedim. Amacım ailemi korumaktı”

Yusuf M.M. savunmasını şöyle sürdürdü:

“Oğuzhan tekrar lüp yakınlarındaydı, küfürler ediyordu. Annemler karın girdi. Ben ve Ömer, Oğuzhan kaçarsa polislere nereye kaçtığını anlatmak için evin 20 metre ilerisinde bekledik. Abim İlyas’ın kapının önüne çıktığını gördüm. İlyas abim, ‘O küfürleri bana mı ediyorsun?’ dedi. Uğraş etmeye başladılar. Bu esnada polisle konuşuyordum, telefonumu Ömer’e verdim. Abim İlyas’a akıllıcasına koşmaya başladım. Oğuzhan’ın belinden kesici tıpkısı alet çıkardığını gördüm. Ben de kendimi yüklenmek üzere bıçak çıkarttım. Marketten bu olay cihetiyle meyve bıçağı almıştım. Bıçağı Oğuzhan’ı belen bölgesine salladım. Bıçağın Oğuzhan’a denk geldiğini bilmiyordum. Ego o hamleyi yaptıktan sonra Oğuzhan abimi bıraktı, sırt üstü yere düştü. Basak basamağında başını vurdu. Bıçağın salladığım esnada elim de kesildi. Etraftaki kalabalıkta kimseye beis gelmesin diye bıçağı Ömer’e verdim. Ömer’e bıçağı uzaklaştırmasını söyledim. Bu tam babamı olay yerinden uzaklaştırdım. Ablam Ebru ve eniştem Başkomutan sağlıkçı olması cihetiyle Oğuzhan’a yardım etmeye çalışıyorlardı. Ömer olaya dahili olmadı. Çok pişmanım, kimseye beis isnat etmek istemedim. Amacım ailemi korumaktı. Oğuzhan yere düştükten bilahare, üstüne da yürümedim”

Mahkeme heyeti, sanıkların alıkonulma halinin devamına değişmeyen vererek, duruşmayı erteledi.