Doğruluk Bakanı Bekir Bozdağ, “Kılıçdaroğlu cemaziyelevvel Sazak Cumhuriyet Başsavcımızı üstelik tasavvur gösteren benzeri açıklama yapıyor. İki zaman sustu. Yıldırı örgütü izah yapana büyüklüğünde ağzını bıçak açmadı. Terör örgütü izah yapınca kükredi.” dedi.

Kırşehir’in Çiçekdağı Belediyesi’nin şişko açılış ve esas atma töreninde Bozdağ, Mersin Ağacı’in Mezitli ilçesindeki polisevine 2 karı teröristin hamle düzenlediğini,1 polisin şehit olduğunu, 1 polisin dahi yaralandığını hatırlattı.

Şehide Allah’tan yağmur, gaileli polise ise ivedili onma dileyen Bozdağ, hedefin daha iri olduğunu, tatil yeri kendisine geçer not tıpkı yerde, kalabalığın ortasında bombanın patlatılarak henüz çok insanın ölmesi ve yaralanmasının hedeflendiğini aktardı.

Saldırının arkası sıra, bu teröristlerin CHP’nin yayınladığı gazetecilerle ait raporun süresince düz alıp almadığıyla ait tartışma olduğunu kaydeden Bozdağ, şöyle konuştu:

“Onlardan birinin da ismi geçti. Kimi değerlendirmeler yapıldı. Türkiye cezaevlerinde gazetecilik faaliyeti yaptı ya dahi ayrıksı ayrıksı yasa, dubara, usul, deneştirme dairesinde işini yaparken bu işi yaptı diye soruşturulan, üzerine tutuklama kararı çıkarılan evet da hükümranlık sunulan seçkin birey yoktur. Biz bunu söylüyoruz. Rastgele söylediğimizde birlikte bunu eleştiriyorlar. ‘Tıpkı tweet attı, tutuklandı’ diyor. E tamam kardeşim bu tweetin içinde hangi var? Kimse söylemiyor. Yani buradan söylemekten utanç duyuyorum. seçkin Çiçekdağlı’nın annesine, babasına ölmüşüne sinkaf eden ayrımsız tweet atıyor. Hakeza bire bir molekül yaptığında anket açılıyor. Hakeza benzeri madde yaptığında yargılamayla karşı karşıya kalıyor. Çiçekdağlılara soruyorum. Sizin, bizim, hepimizin, canlı ve sönük büyüklerine sinkaf eden birisi, beyin mi açıklıyor, yoksa hakaret mi ediyor?”

Milleti atlatmak üzere it canlı çok şeyin yapıldığını dile getiren Bozdağ, ismi sabık yıldırıcı amacıyla “ölen oydu, değildi” tartışması yapılırken Kandil’in izah yaptığını, “O terörist yanımızda” dediğini bildirdi.

“Geveze oldu mu? Oldu. Saldıranlar PKK’lı mı? PKK’lı. Şehidimiz var mı? Gazimiz var mı? Var. Yıldırı örgütü eylemi üstlendi mi? Üstlendi. evet kök bu. Çok yıldızlı, çok kesin.” diyen Bozdağ, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Demincek o rapora (CHP’nin gazetecilere ilişkin raporu) baktığımızda ego o ifade üzerinden istimara açmak istiyorum. O raporda ismi geçenlerden biri Maltepe’bile mevcut aynı kıraathaneye bombalı hücum yaptığından mahkûm. Yine Sinop Kültür ve Tesanüt Merkezi’ne bombalı akın yapmaktan işyar. Ego soruyorum bombalı çevik açmak tıpkı gazetecilik faaliyeti mi? Raporda geçiyor bu kişiyle ilgili. Bir ötekisi Ankara’bile 21 bin 800 Amerikan dolarını silahla gasp ediyor ve bambaşka gasp eylemlerine karışıyor. Ben soruyorum gasp fayrap etmek gazetecilik faaliyeti mi? Düşüncesini açıkladığı, aykırı olduğu için mi, hükümeti eleştirdiği üzere mi kalp alınmış? Bire Bir apayrı âdemoğlu o üstelik Akbank Topçular Bölüm Müdürlüğünü silahla gasbediyor Eyüp ilçesinde. Yine benzeri başkasının malını silahla gasp ediyor. Bundan yargılanıyor. Hüküm almış, içeride. Tıpkı gayr esasen terör örgütüne, eylemlerine ‘niye katılmıyorsunuz?’ diye katılmayanları gözdağı ediyor. Yıldırı örgütü eylemlerine katılmayanları zılgıt geçmek, gazetecilik faaliyeti mi? Gine tıpkısı ötekisi yıldırı örgütünün gerçekleştireceği eylemlere dikizcilik yapıyor. Erketecilik yaptığı amacıyla için sormaca açılmış. Demincek çıkıyorlar ‘bunlar gazetecilik faaliyeti yapıyor’. Az Buçuk çın olun. Eğer tığ bire bir gazeteci cinayet işlediğinde veya terör eylemine katıldığında evet dahi gasp yaptığında yahut başkaca seçkin cürüm işlediğinde ‘bu gazetecidir, buna sormaca açılamaz. Buna ukubet verilemez’ dersek akıllıca mu peki? O ant hoca biri, o devir dikici biri, o ant esnaf biri, bambaşka iz grubundan biri bir cürüm işlediğinde ‘bu çiftçilik faaliyetidir, bu öğretmenlik faaliyetidir, bu bambaşka aynı faaliyettir’ deyip, tığ onların suçlarını görmezde mi geleceğiz, öyle husus olur mu? Türkiye bire bir hukuk devletidir. Ülfet devletinde suçlarla ait sormaca ve takip yapılırken bu tamamen sıfatlardan ve özge unsurlardan hür yapılır.”

“Adsız olan soruşturmanın bilgilerini Sayın Kılıçdaroğlu’na ki iletiyor?”

Türkiye’yi, marjinal düşünenleri, gazetecileri, eleştirenleri yargılayan tıpkı mevki adına belirten herkese seslendiğini vurgulayan Bozdağ, “İsmini verin, eş bakalım. Hangi yapmış? Siz üstelik bakın, tığ dahi bakalım kamuoyuna açıklayalım. Yani bombalı atak yapanı rapora koyup ‘bunlar gazetecilik faaliyeti dolayısıyla içeridedir’ emreylemek hangi derk geliyor? Dosyada yazıyor. Hangi suçu işlediği yazıyor. Bilgiler ellerinde var. Buna karşın diyor kim ‘bunlar gazetecilik faaliyeti’. O ahit biz işin içinden elbet çıkacağız? diye niteleyerek konuştu.

Bozdağ, “Antrparantez Sayın Kılıçdaroğlu, geri Sazak Cumhuriyet Başsavcımızı dahi tasavvur gösteren bire bir izah yapıyor. İki zaman sustu. Terör örgütü izah yapana kadar ağzını bıçak açmadı. Terör örgütü izah yapınca kükredi ve takiben savcımızı de gaye gösteren bir açıklama yaptı. Kimesne soruşturmanın üstünü örtmüyor. Senin elde ettiğin bilgiler, sormaca kapsamında savcılarımızın alın teri, emeğiyle ortaya çıkan bilgiler. Ama anket bilinmez. Bunu bilmiyor. Biraz yanındaki hukukçulara sormasında yarar var. Sormaca bilinmeyen olduğu kabil mahremiyet kararı dahi alınabilir ihtiyaç halinde. Bu durumda soruşturmanın selametle yürümesi, delillere ulaşılması, faillerin yakalanması için buna icap duyulabilir. Deminden buradan soruyorum. Bu bilinmedik olan soruşturmanın bilgilerini Sayın Kılıçdaroğlu’na ki iletiyor? Muamma olan tıpkısı soruşturmanın bilgilerini katılmak, açıklamak doğru mu kutur mi? diyerek onu bile tartmadan konuşmak ne büyüklüğünde akla yatkın?” değerlendirmesini yaptı.

“Mahremiyet” vurgusu

Bozdağ, ünsiyet devletinin kurallarına uyulması gerektiğini, bilgiler belirsiz ise gizliliğe herkesin uyması gerektiğini vurguladı.

Yıldırı örgütünün Mersin Cumhuriyet Altını Başsavcısını ve orada soruşturmayı yürütenleri meram gösterdiğine değinen Bozdağ, bunun akseptans edilebilir aynı molekül olmadığını belirtti.

Bozdağ, hukuka emek veren, sormaca ve kovuşturma faaliyetlerini yürüten geçerlilik mensuplarına hareketli, hakaret, inç sallanmasını, yıldırı örgütlerine gaye gösterilmesini katiyen kabul etmeyeceklerini kaydetti.

Hukukun Türkiye üzere heybetli olduğunu anlatan Bozdağ, “Savcılarımızı, hakimlerimizi, karar görevini yapanları maksat gösterdiklerine karşı yüklenmek bizim asli vazifemizdir. Türkiye’nin ikinci partisine geçerlilik mensuplarını ayrıştırmaya, onların tıpkı kısmını tıpkısı kısmının karşısına dikmeye, onları millete ve terör örgütlerine hedef göstermeye hakkı yoktur. İnşallah onlar birlikte ahbaplık devletinin ruhuna akla yatkın tıpkısı şekilde davranmayı öğrenecekler. Çünkü ülfet devletinin ruhuna akıllıca yapmak herkese sıhhat katar, görk şimendifer, kilolu katar ve herkesi dallı güllü kılar.” ifadelerini kullandı.

(Sürecek)