Manisa’dan dünya sofralarını süsleyecek kirazda ağaçlar çiçek açtı
Global ısınma ve kuraklık kiraz ağaçlarını tehdit ediyor
Kiraz üreticisi Güçlü Koyuncu: “Son yıllarda Türkiye’deki yağışsızlık dolayısıyla kirazlarımız kurumaya başladı”
MANİSA Şimal Yarımkürenin evvel kiraz hasadının yapıldığı Manisa’nın Şehzadeler ilçesinde kiraz ağaçları çiçek açarken nisan ayının ikinci haftasında başlanacak hasat için dönüş sayılıyor. Erkenci yapısı ve karlı satışıyla bölge halkı amacıyla muhteşem benzeri ekincilik ürünü olan kiraz, global istinas nedeniyle yok olma tehlikesiyle karşı karşıya.
Yıldız yarımkürenin önce kiraz hasadının yapıldığı Manisa’nın Şehzadeler ilçesine sadık Sancaklıbozköy Mahallesi’nin üreticileri, kısaca 1 ay sonra gerçekleştirilecek hasat amacıyla sonuç hazırlıklarını yapıyor. Ağaçların ak pak çiçeklerle süslendiği kiraz bahçelerinde üreticiler hem ağaçlarına ve topraklarına lazım bakımları yaparak acun sofralarına yeryüzü kaliteli kiraz meyvesini gönderecek. Mavera yandan kırılan aynı ağaç türü olan kiraz ağacı de global ısınma zımnında çetin günler geçiriyor. Global istinas nedeniyle şita mevsiminde lazım yağışı alamayan ağaçlar kurumaya başlarken, hem havza halkı hem dahi acun pazarı üzere balaban tıpkısı yere sahip kiraz üreticiliği bile bölgede zor zamanlar yaşıyor. Susuzluk dolayısıyla bazen çiftçilerin kirazları ağız ağıza kururken, bölge halkı zeytin, kayısı ve ballıdarı kabil alternatif ürünlere yöneldi.
Bölgede kâr üreticiliğinin geliştirilmesi üzere kendini tarıma adayan tekaüt hoca Mukavemetli Koyuncu üstelik ziraat fakültesinden çıkışlı namına doğduğu topraklarda hem tarım yapıyor hem bile üreticilere bilgileriyle bindi oluyor. Şimal yarımkürenin ilk ürününü çıkardıklarını söyleyen kiraz üreticisi Mütehammil Koyuncu, “Manisa’nın Şehzadeler ilçesine sınırlanmış Sancaklıbozköy Mahallesi’nde Yıldız yarımkürenin erkenci ürünü yetişmektedir. Kirazlarımız şu anda çiçek açtı. Erkenci kiraz geçmiş çiçek açan kirazdır. Erkenci kiraz değişik kirazlara için biraz elan bayağı oluyor amma ilk çıktığı amacıyla derece namına henüz yüksek oluyor. 12 Nisan ile 15 April arası önce kirazımızı çıkarmış oluruz. Bu çeşidimizin ismi ‘cristobalina’dır. İhracata verilmeye başlandı. Türkiye’ye üstelik daha fazla sağlık getirmesi amaçlanıyor” dedi.
“Susuzluk dolayısıyla kirazlarımız kurumaya başladı”
Susuzluk zımnında kiraz ağaçlarının kuruduğunu bu nedenle birlikte zeytinde denemeler yaptıklarını belirten Koyuncu, “Akıbet yıllarda Türkiye’deki susuzluk zımnında kirazlarımız kurumaya başladı. Akarsu ancak kaldı. Bunun yerine bu yörelerde sarıerik dikilmeye başlandı. Zeytin da bu bölgede oluyor. Onu bile denedik ve kudretli olduk. Artık bu yörenin insanları zeytine ve incire akla yatkın yönelirse daha güzelce evet” ifadelerini kullandı.
Üretim maliyetlerinin 30 TL’yi bulduğunu belirten Koyuncu, “Şu anda ego bir kirazı 25-30 TL’ye mülk ediyorum. Bunun dahi satımı 50 TL’nin altına düştüğü antlaşma üretici mülk kazanamaz. Şu anda üstelik kuraklık dolayısıyla ağaçlarımız kötülük gördüğünden bitmeye birlikte başladı” diye niteleyerek konuştu.
“Gençlerimizin bu konularda çok mebzul eğitilmesi gerekiyor”
Üretimin geliştirilmesi üzere gençlerin eğitilerek tarıma yönlendirilmesi gerektiğini vurgulayan Koyuncu, “Bu işlerin aklık yürümesi üzere çokça güzelce bir ekincilik politikası yapılması geçişsiz. Eskimemiş tohum gençlerimizin bu konularda çokça iyi eğitilmesi gerekiyor. Ben çarkıt tıpkı pedagog namına gençlerimize emsal olmak istedim fakat şu anda tarımla uğraşan bölük 50 ile 70 doğumlular. Diğerleri tarıma hiç bakmıyor. Bu şekilde da Türkiye’dahi ekincilik tükenik demektir. Tarımın olmadığı yerde insanlar dahi biter. Üretimin çok ongun olması lazım. Bunun amacıyla de devletimizin ekincilik politikası koyup köylerde istihsal yapılan yerlerde ‘köylü’ gözüyle bakılmaması gerekiyor insanlarımıza. Liseyi tüketici gençlerimiz üniversiteyi kazanamadı diye boşta geziyor ve ya benzeri fabrikaya girip toprakları olduğu halde orada asgari ücretle çalışıyorlar. Tarım fakültelerine bu gençler sınavsız alınıp ziraat ile ilgilendiren bilgileri öğrendikten sonradan kişi topraklarını şuurlu tıpkı şekilde işlemelerini isterim” dedi.
“Toptan ısınmadan âlem haddinden fazla etkilendik”
Nisan ayının 15’i civarında hasadın başlamasını hedeflediklerini belirten kiraz tüccarı İbrahim Bodur, “April 15 civarı kıran olmazsa hasat bekliyoruz. Kirazımızda rekolte olarak sabık seneyle tıpkısı. Hele global ısınmadan hava çokça etkilendik. Kiraz ağacı çokça hassas tıpkı ongun olduğu amacıyla. Onda bire bir sıkıntımız var. İnşallah onu bile çiftçilerimiz çözmeye çalışıyor. Çiftçilerimizin üstelik elinden bu kadar geliyor. Devletimiz tedbir alması lazım. Alelhusus kirazımız bu bölgede ısıdam olduğu üzere elan alıngan” diye niteleyerek konuştu.
Rusya başta atılmak üzere Avrupa ve Uzakdoğu ülkelerine ihracat yaptıklarını belirten Bacaksız, “Kirazımızı genelde Rusya’ya gönderiyoruz. Avrupa ve Uzakdoğu ülkelerine gidiyor. İhracatçı firmalarımız bundan 2 sene ilk Çin’le görüştü. Oraya dahi dış satım yapılarak kalburüstü oldu. Bir Lahzada şipşak dünyanın bilcümle ülkelerine gönderiliyor” ifadelerini kullandı.
