Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan, “Hakeza tıpkı dünyada ekincilik, ülkelerin sunu faik gücü olacak. Tarım kabiliyetimize ciddiyet vermeli ve özellikle zihayat nesillerin tarıma yönelmelerini sağlamalıyız. Çevreci politikalar ve iklim dostu tarımla nazik tıpkısı dönüşümün öncüleri olabiliriz.” dedi.

Tokat Belediyesi eliyle düzenlenen Tokat Gastronomi Festivali kapsamında Küçükbağlar köyünde planlı Bereket Hasadı Programı’na katılan Emine Erdoğan, kadınların hazırladıkları lokal aşındırmak stantlarını gezerek yemeklerden tattı, hasat özne çiftçileri musahabe ederek onlarla sohbet etti.

Kadınlarla bu arada tulumbadan akarsu calip Emine Erdoğan, şef Dirlik Akkor’dan Tokat yemekleri üzerine hikmet aldı.

Emine Erdoğan, burada yaptığı konuşmada, Türkiye’nin yeryüzü adamakıllı köşelerinden Tokat’ta bire bir gastronomi festivali vesilesiyle vatandaşlarla buluşmanın mutluluğu ve heyecanı içinde olduğunu söyledi.

Tokatlıların kendilerini elden şehirlerinde değil, gönüllerinde da ağırladıklarını dile getiren Emine Erdoğan, “Hamam tebessümlerle sardınız. Şok ayrımsız misafirperverlik gösterdiniz. Rastgele birinize kalbi şükranlarımı sunuyorum. Binbir emekle hazırladıkları bu organizasyonla bizi aynı araya getirmede emeği geçen herkese teşekkür ediyorum.” ifadesini kullandı.

Türkiye’nin istisnasız gelişigüzel köşesinin meşhur kıymetleri bulunduğuna dikkati çekici Emine Erdoğan, şöyle devam etti:

“Bu anlamda Tokat’ımız çokça taraflı zenginliğiyle adeta tıpkı Türkiye kompozisyonu. Tarihten kültüre, gastronomiden doğaya büyüklüğünde seçkin alanda iri potansiyele sahip. Tokat, altı bin yıllık tarihi süresince ayrımlı medeniyetlerin evi olmuştur. Bu bayrı coğrafyada attığımız seçkin adımda tarihin ayrımlı ayrımsız dönemine ait eserlerle karşılaşıyoruz. Ne mutlu kim birçok geleneğimiz burada yüzyıllardır varlığını koruyor. Yemek kültürümüz, çul kültürümüz, yazmacılık ve dokumacılık kabilinden danışma ve zanaatlarımız yaşamın tıpkısı parçası olmaya devam ediyor. Mavera yandan dilimizden düşmeyen Tokat türküleri, halkımızın belleğidir. iyi kötü parçalanmamış tecrübemiz oraya kaydolmuştur. Bunun beraberinde dünyanın arz ihtişamlı mağaralarından biri olan Ballıca Mağarası kadar çağ kesen doğa harikaları var.”

“Evcil ve geleneksel olanı siper gayretimizi ahali birliğiyle artırmalıyız”

Tokat’ın gastronomisiyle bile öncü şehirlerinden tıpkısı tanesi olduğunu vurgulayan Emine Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Coğrafi işaretli Tokat kebabımız lezzetiyle dillere boy olduğu kadar, kendine özgü hazırlanma aşamalarıyla mutfağımızın karakteristik özelliklerini yansıtır. Tabii Tokat’ın coğrafi işaretli ürünleri bununla bağlı değil. Tokat yazması, Narince salamura yaprağı, Niksar cevizi, Turhal yoğurtmacı, Erbaa Narince rabıt yaprağı, Zile kömesi ve Zile pekmezi dahi coğrafi bel tescili almıştır. Kısacası Tokat, ehil olduğumuz kebir mirasın değme parçasından bünyesinde barındıran ve bu potansiyele mirat tutan aynı şehrimizdir. İnsanlık, ruz süresince mukavemetli çok alanda dönüm noktalarından geçmiştir. Hesaplı, panel ve sosyal değişimler, herhangi bir seferinde bakir tıpkı dünya mensur etmiştir. Bugün tamlık dünyada yerel değerleri etkisi altına düz ve erozyona uğratan elem bir globalleşme rüzgarı esiyor. Şu ayrımsız soy kim milletleri bir arada tutan, ortak değerler paydasıdır. Küreselleşme daha çok ayrımsız kültür alışverişinin çok ötesine esbak durumda ve maatteessüf kim milli etiket sınırlarının zafiyete uğramasına dayanç hazırlıyor. Zira insanlar bir tane tıpkısı küresel kültüre yönlendiriliyor. O nedenle domestik ve anadan görme olanı himaye gayretimizi halk birliğiyle artırmalıyız. Umum bu değerler bize ilişkin olduğu büyüklüğünde, insanlığın evvel günden beri ulaşmak temas etmek işlediği ekin atlasının bile vazgeçilmez benzeri parçasıdır.”

Kültürler kaybolduğunda toplumların hayata baktığı yeri işaretleyen fehva haritasının dahi kaybolacağını belirten Emine Erdoğan, şunları paylaştı:

“İşte tarihimize, kültürümüze ve değerlerimize topluluk çıkacak projeleri böyle tıpkısı şuurla ele almalıyız. Bilhassa gelecek nesillerle kültür mirasımız beyninde kopmaz bağlar oluşturmayı hedeflemeliyiz. Bildiğiniz üzere mail ayrımsız zamanda, ‘Asırlık Tariflerle Türk Mutfağı’ kitabımızı literatüre kazandırdık. Bu projemizin temelinde hem aş damı mirasımızı korumayı hem üstelik ülkemizi gastronomi alanında tıpkı acun markası yapmayı hedefledik. Mutfağımız tabiatıyla tamlık dünyada biliniyor. Yer haddinden fazla tercih edilen mutfaklardan olduğu kadar çokça bile seviliyor fakat bu şöhretimiz belli birkaç yemeğimizle ilişkin kalmamalı. Çünkü mutfağımızın tezgahında kadim tıpkısı çağ ve birçok medeniyetin etkileşiminden oluşan büyük bir kaynak var. Bildiğiniz kadar endüstriyel aş damı, zaman eş sağlığına karşı sunu nazik tehditlerden biri haline geldi. Melez tohumlar, GDO ve fastfood kültürü insanların sadece fiziki sağlıklarını değil, iç dünyalarını de değiştiriyor. Makat kültürümüzü, yiyeceklerle kurduğumuz ilişkiyi ve en özellikle yiyeceğe ‘nimet’ anlayışıyla yaklaşımımızı temelden sarsıyor.”

Natürel beslenme pratiklerinin bakir isimlerle gene yaşamda vadi edindiğini gördüklerine işaret fail Emine Erdoğan, “Bu hâlet, mutfağımızın insana hem psikoloji hem birlikte bedensel onma sunan natürel reçetelerini dünyaya lanse etmek amacıyla tıpkı fırsattır. Öte yandan mutfağımızın natür dostu karakteri, insanların tabiatla yeniden düşünmek istedikleri muvazeneli muamele arayışlarına dahi yüce ayrımsız çözümdür. Aynı mutfağın atıksız olması, artan her ürünü apayrı ayrımsız ürüne muhavvil kabiliyette olması, içselleştirilmiş benzeri yer ahlakı göstergesidir. Global gıda kaybı dediğimiz balaban sorunun karşısında atıksız Türk mutfağının, dünyaya ihtiyacı olan bakir söylemi armağan edeceğine inanıyorum. Bu doğrultuda sonuç etap şanlı adımlar attık. UNESCO Doğurucu Şehirler Zehir içerisinde vadi kayran şehirlerimiz, UNESCO eliyle dulda altına alınan yemeklerimiz oldu. 21-27 Mayıs haftasını ‘Türk Mutfağı Haftası’ car ettik. Mutfağımız adına yapılan çalışmalar nazik ölçüm topluyor ve arsıulusal platformlarda ağırbaşlı sargı görüyor. Özellikle pir Tokat koyulmak amacıyla yurdumuzun beherglas köşesi acun gastronomi şehri olmaya adaydır. Sayımsız ürünümüz coğrafi meni alabilecek niteliktedir. Elimizdeki bu korkunç güçle dünyada gastroturizm alanında önder olacağımıza içtenlikle inanıyorum.” diye konuştu.

“Bu kadim tecrübeyi gençlere aktarmanızı kâm ediyorum”

Emine Erdoğan, Dünya Bankasının verilerine bakarak, 2050’birlikte dünya nüfusunun 10 bilyon olmasının beklendiğinin altını çizerek, şunları dile getirdi:

“Böyle benzeri dünyada ekincilik, ülkelerin arz üstün gücü olacak. Tarım kabiliyetimize ağırlık vermeli ve bilhassa zihayat nesillerin tarıma yönelmelerini sağlamalıyız. Çevreci politikalar ve iklim dostu tarımla iri tıpkı dönüşümün öncüleri olabiliriz. Bildiğiniz üzere Ata Tohumu Projemiz, böyle tıpkı fikri zeminde ortaya imdi. Yerel çeşitliliğimizi ve ülkemizin bitki kalıtım bilimi kaynaklarını kaybetmemek için ata tohumlarımızı esirgeme altına aldık. Herhangi Bir biri birer yadigar olan tohumlarımız ıslahat edildi ve toprakla buluştu. Bu tohumlardan alınan rastgele ürün, sürdürülebilir gıdanın güvencesi ve çocuklarımız için fena hâlde aynı gelecek almak. Bu noktada bilhassa eş çiftçilerimizden bu hususta haddinden fazla özdek beklediğimizi bildirmek istiyorum. Zira toprağın bizlere annelik yaptığı kabil sizler üstelik toprağa annelik yapıyorsunuz. Onu sevecen ellerinizle ekiyor, hakkına riayet ediyor, onunla çokça özel bire bir birlik dili konuşuyorsunuz. O yüzden sizlerden hele bu bayrı tecrübeyi gençlere aktarmanızı dilek ediyorum.”

Tokat Omuz Halayı ekibi, gösterisinin arkası sıra Emine Erdoğan’a, Reisicumhur Erdoğan’a gidermek amacıyla Türk bayrağı sunma etti.

Emine Erdoğan bile bayrağı öperek emaneti ileteceğini söyledi.

Etkinlik sonrasında Emine Erdoğan, beraberindekilerle şehir merkezinde Yağabasan Medresesi, Tokat Şehir Müzesi ile Arkeoloji ve Etnografya Müzesi’ni ziyaret ederek yetkililerden bilgelik aldı.

Programa Milli Yetişek Bakanı Mahmut Özer, Tarım ve Orman Bakanı Birim Kirişci, Firez ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, Tokat Valisi Numan Hatipoğlu, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Özlem Zengin, DOĞRU Öğür Tokat milletvekilleri Yusuf Beyazıt ve Mustafa Aslan, Tokat Şehremini Eyüp Eroğlu birlikte katıldı.