RÜYET ENGELLİ HOCA GÖRÜNTÜ: KÜÇÜCÜK BÜYÜTECE DÜNYAMI SIĞDIRDIM

AYDIN’da, çırılçıplak optik atrofi hastalığı ile dünyaya mevrut Görüntü Doğan (53) hayalini kurduğu muallimlik mesleğine, babasının kendisine aldığı pertavsız yardımıyla kavuştu. Öğretmen olarak atandığı Manisa’da 22 yıldır mesleğini ilk günkü heyecanla yaptığını dile getiren Doğan, “Annem ve babam en balaban destekçim oldu. İkisi de benim kahramanım. Babamın aldığı küçücük büyütece mecmu dünyamı sığdırarak, mesleğimi elime almayı başardım” dedi.

Aydın’ın Nazilli ilçesinde faal Rüya Doğan, gözün eğin kısmında kâin retinadaki sinir liflerinde oluşan hasar zımnında, sinir liflerinin oluşturduğu optik sinirdeki nefes benzeri kaynak oluşması ve gözlükçü sinirin beyne görüntüyü yansıtma işlevini kaybetmesi sonucu gözlükçü atrofi hastalığıyla dünyaya geldi. Yüzde 65 görmez Doğan, eğitimini Baytar Hekim Uca Gültekin’in aldığı büyüteç ve annesi Hatice Gültekin’in sebebiyle sürdürdü. Çok sevdiği ilkokul öğretmeni yardımıyla öğretmen olmaya karar veren Doğan, görme engeli zımnında öğretmenlik yapamayacağını söyleyenler olsa birlikte pes etmedi.

Yanından ayırmadığı büyüteciyle ilkokulun peşi sıra ortaokul ve lise eğitimini de tümleç Doğan, Ankara Gazi Üniversitesi Konaklama ve Gezi Hizmetleri bölümünden mezun olup, 1998 yılında ilk görev yeri olan Manisa’ya atandı. Şu an Yunusemre ilçesi Borsa İstanbul Mesleksel ve Maharet Küçük Asya Lisesi’nde şart meşrubat hizmetleri öğretmeni kendisine görev yapıyor.

‘BÜYÜTEÇ SAYESİNDE HEM BENİM HEM KARDEŞİMİN HAYATI DEĞİŞTİ’

Büyütecin kendisiyle tıpkısı hastalığı kâin kardeşinin dahi hayatını değiştirdiğini belirten Doğan, “Anadan Doğma aynı rahatsızlığım var. Tıpkısı sayrılık kardeşimde da vardı. Babam tıpkı gün İzmir’e gittiğinde bana ve kardeşime büyüteç getirdi. O pertavsız yardımıyla hem ben hem kardeşim ortaokulu, liseyi ve üniversiteyi o büyüteç yardımıyla bitirdik. Ben öğretmen, kardeşim işyar oldu. Öğrencilerimin hayatlarına tıpkısı nebze üstelik dokunarak, katkı sağlıyorsam hangi bahtiyar bana” ifadelerini kullandı. Doğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “İlkokul yıllarında uzağı göremediğim üzere arkadaşlarımızın aldığı notlardan çektirdiğimiz fotokopileri bize annem okurdu, tığ bile dinler sınavlara öyle hazırlanırdık. Annem çokça büyük bindi oldu. Babam üstelik en büyük güzelliği bize pertavsız getirmekle yaptı. İkisi bile benim kahramanım”

‘KÜÇÜCÜK BÜYÜTECE TEKMIL DÜNYAMI SIĞDIRDIM’

Sarıklı kalkmak istediğini söylediği ant engeli zımnında çevresindeki bazen kişilerin kendisine güvenmediğini kaydeden Doğan, “İlkokuldaki öğretmenim beni haddinden fazla sever ego da onu haddinden fazla severdim. Öğretmenlik mesleğini bana o sevdirdi. Öğretmen başlamak istediğim antlaşma bana güvenmeyen çok dirilik oldu. ‘Sen hoca olamazsın, öğretmenlik yapamazsın’ dediler. Ego inatla, on paralık yılmadan o bir nebzecik büyütece cemi dünyamı sığdırarak, mesleğimi elime almayı başardım. Gönlüm istiyor kim cümle başarsın, çünkü o yetenek seçme çocukta ve öğrencimde var. İnsanı ululamak üzere onlara destek olmalıyız. Çünkü rastgele insan engellidir, rastgele engellinin da kuvvetli insandan hiçbir farkı yoktur” dedi.

‘BİRAZ DÜŞ, MUTLULUK VE GÜLÜMSE RASTGELE ŞEYİ TAMAMLAR’

Başarı amacıyla pes etmeden savaşım etmenin önemine değinen Doğan, öğrencileriyle diyaloğunun çokça gür olduğunu belirtip, “Öğrencilerim bana alıştı. Beni sarıp sarmalıyorlar. Öyle çokça seviyorlar kim bire bir süre sonradan öğrencilerin hem annesi hem ablası oluyorsunuz. Engel lüzum fiziki ister psikolojik olsun istedikten sonraları başaramayacak koca yoktur. ‘Biraz düş, mutluluk ve gülümse rastgele şeyi tamamlar’ diye niteleyerek düşünüyorum” diyerek konuştu.

Share: